Eskiden İstanbul deyince bugün
“tarihi yarımada” veya “sur içi” adını verdiğimiz bölge anlaşılırdı. Bakırköy
veya Anadolu yakasında yaşayanlar “İstanbul’a gidiyorum” derlerdi. İşte o
günlerin İstanbul’u kendi nüfusunun karnını doyuracak kadar ürün yetiştiren
bostanların dışında birinci ligdeki kulüplere ve milli takıma oyuncu yetiştiren
sahalarla doluydu. Eski birer Bizans sarnıcı olan Fındıkzade ve Karagümrük’teki
çukur bostanlar bunların en ünlüleriydi. Karagümrük’te bulunanı 1920’lerin
sonunda kulübün oyuncuları ve semt sakinleri tarafından saha haline
getirildikten sonra 1940’lı yıllarda düzenlenip Vefa Stadı olarak açıldı.
1930’ların sonunda Süleymaniye kulübü Bayrampaşa deresinin yanında, Yenibahçe
denen ve bostanlarla dolu bölgede bir saha yaptırmıştı. Şimdi derenin bulunduğu
yerden Vatan Caddesi geçiyor. Bostanların yeriniyse emniyet müdürlüğü, vergi
dairesi gibi kamu binaları aldı.
Cinci Meydanı |
İstanbul’un tarihi semtlerinden
Kadırga da birbirine yakın iki meydanıyla – Kadırga meydanı ve deniz
tarafındaki Cinci meydanı – adeta futbolcu yetişen bir tarla gibiydi. Aynı
zamanda birer bayram yeri olan bu meydanlar civar semtlerdeki çocuklar ve
gençlerin futbol oynama imkânı bulduğu alanlardı. Özellikle bayram günlerinde
ip cambazlarının, Karagöz oynatanların, seyyar satıcıların doldurduğu Cinci meydanı,
diğer günler maç yapan onlarca gayri federe takımın üst seviyedeki kulüpleri
beslediği doğal bir kaynaktı.
28 Haziran 1952 tarihli Milliyet
gazetesinde Babür Ardahan’ın yazısından Kadırga’da futbolun geçmişinin epey eskiye
dayandığını öğreniyoruz. Mütareke yıllarında tıp ve dişçi mektebinin buraya
taşınması sayesinde öğrenciler futbol oynamaya başlamış. Yazara göre bunların
arasında Fenerbahçe’nin ilk yıldızlarından Cafer, Bedri ve İsmet gibi isimler
varmış. Eski milli futbolculardan Rebii Erkal da henüz Sirkeci’de oynadığı
yıllarda takımıyla burada iddialı maçlar yaparmış.
Kadırga kulübünün lokalinde Kadırga'dan yetişip milli takıma yükselen futbolculardan bir grup. Beşiktaşlı Necmi Mutlu (solda), Beşiktaşlı Tuncay Demirtaş ve Vefalı Garbis İstanbulluoğlu (sağda). |
Vefa, 1931-33 arasında Kumkapı
kulübüyle birleşerek Vefa-Kumkapı adıyla mücadele ettiği dönemde idmanlarını
Kadırga semtinde yapıyordu. Bu yıllarda yetişen Hayri Ragıp, Sami Açıköney,
Muhteşem Kural, Muvahhit Afir gibi isimler sonradan yıllarca Vefa ve milli
takım formasını giydiler. Kadırga
meydanı onlardan sonra gelen kuşaktan da özellikle Beşiktaş başta olmak üzere
çeşitli İstanbul kulüplerine birçok futbolcu yetiştirdi. Bunların bir kısmı
milli formayı da giydi. Milliyet gazetesindeki aynı yazıdan o tarihte Kadırga
civarında yirmi gayrı federe kulüp olduğunu ve yüzlerce futbolcunun Kadırga
meydanında top oynadığını öğrenince bu duruma şaşırmamak gerek.
Kadırga'dan yetişen milli futbolculardan Beşiktaşlı Eşref Özmenç. |
Babür Ardahan aynı yazıda o
tarihte oynayan Kadırgalı futbolculardan bir takım yapmış. Takım o zamanki WM
dizilişine göre şöyle:
Kaleci: Halil (Eyüp), Bekler:
Mustafa (Vefa), Cafer (İstanbulspor). Haflar: Salih (Vefa), Tarık (Vefa), Zeki
(Vefa). Forlar: Sami (BJK), Eşref (BJK-Milli), Garbis (Vefa-Milli), Hüseyin
(BJK-Milli), Nevruz (İstanbulspor).
Bu futbolcuların bazıları o
yıllarda isimlerinden çok lakaplarıyla ünlenmişti. Kaleci Halil Eyüp’te fazla
oynamadan Beykoz’a gitti ve son derece esnek fiziğinden dolayı “Naylon Halil” adıyla
ün yaptı. Vefalı oyunculardan Mustafa “Ördek”, Zeki “Pinpin” ve “Mendirek”, Garbis ise
“Tenekeci” lakabıyla tanınıyordu. Beşiktaşlı Sami “Altıparmak Sami” olarak ünlenmişti.
Lakabı açısından en ünlüsü herhalde Beşiktaşlı Çengel Hüseyin’di.
Beşiktaşlı Hüseyin Saygun (Çengel Hüseyin) |
Uzun yıllar Kadırga’nın bir
futbolcu fabrikası olmasını sağlayan iki saha da artık yok. Kadırga’nın
merkezinde bulunan meydan bugün artık bir park olarak semt sakinlerine hizmet
veriyor. Sahile yakın olan Cinci meydanıysa seksenli yıllarda Eminönü Belediyesi
tarafından etrafı tellerle çevrilerek “modernize edildi” ve halı sahalı bir
“spor tesisi” yapıldı. O tarihten sonra da artık Kadırga’da futbolcu yetişmez
oldu.
Kadırga semtinin kökü bir hayli
eskilere dayanan futbol geleneğini bugün artık parkın bitişiğindeki Kadırga
kulübü lokalinde görebilirsiniz. İçeri girdiğiniz zaman kendinizi küçük bir
futbol müzesinde hissedebilirsiniz. Yukarıda saydığımız isimlerden sonra Kadırga
semtinden yetişen en ünlü futbolcular olarak Beşiktaş kalecisi Necmi Mutlu,
yine Beşiktaşlı Tuncay Demirtaş, Vefa ve İstanbulspor’da oynayan Nevruz Güven
ve Galatasaraylı Büyük Mehmet’in büyük boy çerçeveli fotoğrafları, milli takıma
yükselen diğer oyuncularla birlikte içeri gireni karşılar. Lokalin duvarlarında
neredeyse hiç boş yer görünmez. Bütün duvarlar çeşitli dönemlere ait Kadırgalı
futbolculardan oluşan takımların fotoğraflarıyla doludur.
Vefalı Zeki Gökbora (solda), Vefalı Nedim Güven (sağda). |
Galatasaraylı Mehmet Oğuz. |
Kadırga takımı İnönü Stadında 1965-66 sezonunda. Ayaktakiler: Celal, Turan, Cezmi , Erdoğan, Cengiz, Mehmet Oğuz (GS). Oturanlar: Abdullah, Bülent (BJK), Birol, Ayhan, Nedim (BJK). |
Kadırga lokali sakinlerinden bir grup. |
Günümüzde Kadırga parkının bulunduğu meydanda 1950'lerin başına ait bir fotoğraf. Garbis ve kaleci Naylon Halil'li bir kadro. |
Grubununda şampiyon olan Kadırga kadrosu. Sol başta oturan Necmi Mutlu'nun kardeşi Cezmi. İki yanında Bursasporlu Arap Cemil. Ayakta sağdan dördüncü Beşiktaş-Antalyasporlu Bülent. |
Bu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilBu haberdeki Altıparmak Sami (Sami Özer) benim rahmetli dayım. Alt soldaki. Eski Beşiktaş futbolcusu. O benim yalnız dayım değil, çocukluğum, en güzel anılarım, neşe kaynağım, benim güneşim, benim herşeyim benim hiç unutmayacağım. Benim en özelim. Onu özlemekle geçiyor hayatım.
YanıtlaSilMakaleyi hazırlayan kişiye çok teşekkür ederim.
Teşekkürler.
YanıtlaSil